Engel Tanımayanlar - Otizmli Kulaç "Umudun Kanatları" ile Hayata Tutundu

- Küçükken otizm teşhisi konan 25 yaşındaki Kulaç, gittiği sema kursu sayesinde sosyalleşti - Anne Kulaç: - "Tolga, sema ekibine katılınca çevresiyle sosyal uyumu arttı" - Sosyal çalışmacı Bayram: - "Biz ona bir misyon yükledik ve Tolga'yı sema ekibinin neyzeni yaptık. Bu durum onun hoşuna gitti ve öz güven kazandı" ANKARA (AA) - SEFA ŞAHİN - Kars'ta yaşayan Kulaç ailesinin en büyük çocuğu Tolga Kulaç'a 4 yaşındayken otizm teşhisi kondu. Daha iyi sağlık hizmeti ve tedavi için 7 yaşından itibaren her ay Tolga'yı Kars'tan Ankara'ya getiren ailenin seyahatleri, 13 yıl sürdü.Kulaç'ın tedavisi için her ay bin kilometre yol kateden aile, çocuklarından birinin Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesini kazanmasının ardından 2012'de Ankara'ya yerleşti. Ailesinin başvurusu sonucu Sincan Belediyesince engelliler için açılan "sema" kursuna giden Kulaç, burada "ilahi aşk"ın örneği sema ve Hz. Mevlana'nın felsefesiyle tanıştı. Kulaç, müzik ve el sanatları eğitimi de alarak öğretmeni Ülkü Bayram ve ailesinin de desteğiyle hayata yeniden tutundu. - "1,5 ayda deri üzerine boncuk işledi" Kulaç'ın 51 yaşındaki annesi Cemile Kulaç, çocuğunun tedavi ve eğitim sürecini AA muhabirine anlattı. Kulaç, oğlunun hastalığının büyük bir imtihan olduğunu ve bu durumun büyük sorumluluk gerektirdiğini söyledi. Oğlunun tedavi süreciyle ilgilenirken diğer iki çocuğunun nasıl büyüdüğünü anlamadığını ifade eden Kulaç, şunları kaydetti: "Tolga kimseyle iletişim kurmuyordu. Hiçbir şeye dokunmazdı. Ankara'ya geldikten sonra belediyenin engelli vatandaşlara yönelik hizmet verdiğini öğrendik. Burada sağ olsun Ülkü Hoca ona atölyelerde el işi yapmayı öğretti ve ona deri üzerine boncuk işlettirdi. Bunu öğrenince 'İnanmıyorum, Tolga eline iğne mi aldı, iş mi yaptı?' dedim. Tolga deri üzerine boncuk işlediği çalışmasını bir buçuk ayda yaptı. Diğer oğlum tıp fakültesini kazanınca bile bu kadar sevinmemiştim." Engelli bireylere sahip ailelerin, çocuklarına "hapishane hayatı" yaşatmamasını tavsiye eden Kulaç, "Tolga sema ekibine katılınca çevresiyle sosyal uyumu arttı ve bizimle ramazanda sahura kalktı." dedi. - "Sema ekibinin neyzeni yaptık" Sincan Belediyesinde sosyal hizmetler kapsamında eğitim veren sosyal çalışmacı Ülkü Bayram ise Kulaç'ın 3 yıl önce kurslara katılmaya başladığını, kursa ilk geldiğinde çevresiyle iletişim kurmadığını anlattı. Kursa başladığı dönemde, sınıfta durup dururken zıplayan Kulaç için farklı bir eğitim metodu uyguladığını aktaran Bayram, Kulaç zıpladığında kendisinin de ona eşlik ettiğini, onun bu duruma çok şaşırıp durduğunu ve zamanla bu davranışları terk ettiğini söyledi. Bayram, 2014'te kurulan "Umudun Kanatları" engelli semazen ekibinde otizmli, down sendromlu, bedensel ve zihinsel engelli öğrencilerin bulunduğunu belirterek, "Tolga'nın sema ekibine katılması sosyal uyumunu artırdı. Biz ona bir misyon yükledik ve Tolga'yı sema ekibinin neyzeni yaptık. Bu durum onun hoşuna gitti ve öz güven kazandı. Çünkü grupta çok özel bir yeri oldu." ifadelerini kullandı. AA