Üniversite özerkliği kalkar
TAHRİBATA YOL AÇAR
Bilim Akademisi: Üniversitelerde özerkliğin büyük ölçüde kaldırılması demek. İdari otoritenin, sonunda tek kişinin iradesi ile yapılan atamalar kesinlikle tahribata yol açar. 12 Eylül 1980 darbesi düzenlemelerinin de ötesine giden bu makûs kararın, Cumhuriyet’in yıldönümünde Meclis’in iradesini de yok sayan bir KHK ile çıkarılmasını özerkliğin ve temsili demokrasinin bir kez daha örselenmesi açısından kaygıyla karşılıyoruz.
OHAL İLE NE İLGİSİ VAR?
EĞİTİM-İŞ: Bunun OHAL ile ne ilgisi var? Bu düzenlemeler açıkça Anayasa’ya aykırı. Unutulmasın ki hukuk herkese lazımdır ve lazım olacak. Bu nedenle de kanunsuz, hukuksuz, kararnamelere; adaletsiz, kıstassız, partizan düzene son verilmeli; demokratik, laik, hukuk devleti ilkeleri ile kuvvetler ayrılığı hâkim kılınarak normalleşme sağlanmalı.
BAŞKANLIK SİSTEMİ
PROF. DR. TAHSİN YEŞİLDERE (ÜNİVERSİTE ÖĞRETİM ÜYELERİ DERNEĞİ BAŞKANI): Nasıl halkın iradesinin önemli olduğu söyleniyorsa, üniversitenin de iradesine saygı duyulmalı. Şimdi rektörler atayana karşı sorumlu olacak. Bununla üniversiteye başkanlık sistemi geldi.
TEKSESLİLİK OLACAK
KHK ile vakıf üniversitelerine rektör atama sistemi de değişti. Daha önce mütevelli heyetin önerdiği isim için sadece YÖK Genel Kurulu’nun olumlu görüşü alınırken, artık adayı Cumhurbaşkanı’nın da onaylaması gerekiyor. Vakıf Üniversiteleri Birliği Başkanı Rifat Sarıcaoğlu, “4-5 sene önce mütevelli heyet isim bildiriyor, YÖK Genel Kurulu kabul ediyordu. Torba yasayla ‘YÖK Genel Kurulu’nun onayı’ bölümü eklendi. KHK ile artık Cumhurbaşkanı’nın da onaylaması gerekecek. Cumhurbaşkanı isterse reddedebilecek. Bu tabii ki rektörle birlikte yönetim kademelerinde de teksesliliğe neden olacak” dedi.
